1.Giriş: Serbest Bölgelerin Önemi ve Yabancı Uyruklu Personel İstihdamı

Ticaretin globalleşmesi ile birlikte, Türkiye’de de ekonomik gelişimi desteklemek amacıyla serbest bölgeler kurularak yerli ve yabancı yatırımcıların teşvik edilmesine yönelik birtakım avantajlar sağlanmaktadır. Serbest bölgeler, Türkiye’nin dış ticaretini artırmak, yabancı sermaye girişini teşvik etmek ve istihdam yaratmak amacıyla oluşturulmuş, özel gümrük rejimleri ile belirli vergi avantajları sağlayan özel bölgelerdir. Bu bölgeler, yatırımcılara gümrük vergisi muafiyeti, düşük maliyetli üretim ve depolama imkanları gibi çeşitli avantajlar sunmakla birlikte bu bölgelerde yer alan firmalar, yerel piyasadan bağımsız olarak uluslararası ticaret yapabilmekte ve çeşitli üretim faaliyetleri gerçekleştirebilmektedir.

Türkiye’de serbest bölge uygulaması 1985 yılında yürürlüğe giren 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu Kanun, serbest bölgelerin kuruluşunu, faaliyetlerini ve yabancı sermayenin bu bölgelerdeki rolünü tanımlar. Bu Kanun uyarınca, bu bölgelerde faaliyet gösteren şirketlerin ise yerel iş gücü ihtiyacını karşılamak adına yabancı uyruklu personel istihdam etme zorunluluğu doğmaktadır.

2. Serbest Bölgelerde Yabancı Uyruklu Personel Çalıştırılmasının Hukuki Dayanakları
Türkiye’deki serbest bölge uygulaması, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu uyarınca düzenlenmiş olup serbest bölgelerde yabancı uyruklu personel çalıştırılması süreci, genel çalışma izinleri prosedürlerinden farklı olarak özel düzenlemelere tabi tutulmaktadır. Bu bağlamda mevzuatın belirlediği çerçeve, serbest bölgelerdeki yabancı personel istihdamına ilişkin özel düzenlemelerle paralel bir şekilde işlemektedir.

Serbest bölgelerde yabancı uyruklu çalışanların çalışma izni başvuruları, hem Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı hem de Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenen yasal çerçeveye uygun olarak yürütülmektedir.

a. 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu, serbest bölgelerdeki şirketlerin, yerel iş gücü tarafından karşılanamayacak niteliklere sahip yabancı uyruklu personel istihdam etmelerini teşvik etmekte ve bu istihdam için belirli prosedürlerin ve kuralların takip edilmesini zorunlu kılmaktadır.

b. Mülga 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun, yabancı uyruklu kişilerin Türkiye’de yasal olarak çalışabilmesi için gerekli izinlerin alınması gerektiğini belirtirken, bu izinler için yapılan başvuruların Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yapılması gerektiğini ifade etmekteydi. Ancak, serbest bölgelerde yapılan başvurular, Ticaret Bakanlığı’na iletilmekte olup son onay aşamasında yine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan alınan izinle geçerlilik kazanmaktadır.

c. 4857 sayılı İş Kanunu, Türk iş gücü piyasasının düzenlenmesini sağlarken, yabancı uyruklu işçilerin çalışma koşulları, hakları ve iş güvenliği gibi önemli unsurların düzenlenmesinde de esas teşkil etmektedir. Ancak, serbest bölgelerdeki istihdamın hukuki çerçevesi, iş gücü piyasasının yerel düzeydeki koşullarıyla uyumlu olacak şekilde geliştirilmiştir.

3. Serbest Bölgelerde Yabancı Uyruklu Personel İstihdamına Yönelik Başvuru Sürecinin Aşamaları
Serbest bölgelerde yabancı uyruklu bir çalışanın istihdam edilebilmesi için izlenmesi gereken adımlar belirli yasal düzenlemelere dayanır. Bu düzenlemelerden ilki yabancı uyruklu personelin çalışma izninin bulunmasıdır. Türk hukukuna göre yabancı uyruklu bireylerin Türkiye’de yasal olarak çalışabilmesi için çalışma izni alması zorunludur. İşbu çalışma izni başvurusu normalde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yapılmakta ise de yabancı uyruklu personelin serbest bölgede çalışacak olması sebebiyle bu başvuru Serbest Bölge Müdürlüğü aracılığıyla Ticaret Bakanlığı’na yapılmakta ve onay aşamasından sonra Çalışma ve Sosyal güvenlik Bakanlığı tarafından verilen çalışma izni kartı ile geçerliliği sağlanmaktadır.

Bu süreçte dikkat edilmesi gereken önemli bir husus, daha önce başvuru sürecinin Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülmesiydi. Ancak 2018 yılında yapılan değişiklik ile Ekonomi Bakanlığı yerine, bu başvurular Ticaret Bakanlığı’na devredilmiştir. Bu değişiklik, serbest bölgelerde faaliyet gösteren firmaların başvurularını daha hızlı ve etkin bir şekilde sonuçlandırmayı hedeflemiştir.

Yabancı uyruklu personellerin çalışma izni başvurusunun işveren tarafından fiziken ya da posta yoluyla yapılması gerekmektedir. Başvurular genellikle 2-4 hafta içerisinde sonuçlanır. İlk başvuruda genelde 1 yıl süreli izin verilir, daha sonra bu iznin bitmesinden en az 2 ay önce başvurulması halinde uzatılması talep edilebilmektedir. Çalışma izninin uzatılmasına ilişkin başvurular da aynı şekilde Ticaret Bakanlığı’na yapılmaktadır.

Bu bağlamda serbest bölgelerde yabancı uyruklu personeller için çalışma iznine başvururken takip edilmesi gereken adımlar şunlardır:

3.1. İkamet İzni ve Çalışma İzni
Başvuruda bulunulabilmesi için, yabancı uyruklu personelin geçerli bir ikamet iznine sahip olması gerekmektedir. İkamet izni bulunmayan personellerin, bulundukları ülkedeki Türkiye Cumhuriyeti dış temsilciliklerine başvurarak ikamet izni alması mümkündür. Türkiye’deki çalışmasına istinaden ikamet izni alınacaksa, iş sözleşmesinin de ibrazı gerekmektedir.

3.2. İşveren Tarafından Başvuru Süreci ve Gerekli Belgeler
Serbest bölgede çalışacak yabancı uyruklu personelin çalışma izni için ilk adım işveren tarafından faaliyet gösterilen serbest bölge müdürlüğüne başvurulmasıdır. Başvuru dosyası işveren tarafından hazırlanır ve ilgili serbest bölge müdürlüğüne elden ya da posta yoluyla teslim edilir. Bu başvuru, Ticaret Bakanlığı tarafından denetlenen serbest bölgelerde yapılacak faaliyetleri düzenlemek ve denetlemek amacıyla gerçekleştirilir. Bu nedenle, işveren tarafından yapılacak başvuruda çalışma izni için gerekli belgelerin yer alması, işbu belgelerin başvurulan pozisyonun özelliği ve yerel iş gücü ile karşılanamayacak bir durumun varlığı gibi gerekçeleri içermesi gerekmektedir.

Genel çalışma izninde genellikle şirket personelinin %10’u kadar yabancı personele izin verilmekte ise de genel çalışma izninden farklı olarak yabancı personele ilişkin kota serbest bölgelerde daha esnektir. Ancak yine de işveren başvurularının gerekçeli ve tam olması önemlidir.

4. Ticaret Bakanlığı’na Yapılan Başvurunun İncelenmesi ve Onay Süreci
İşverenin başvurusu üzerine işverenin faaliyet gösterdiği serbest bölge müdürlüğü ön değerlendirmeyi yaptıktan sonra başvuruyu Ticaret Bakanlığı Serbest Bölge Genel Müdürlüğü’ne ileterek çalışma izni için gerekli incelemeleri başlatmaktadır. Ticaret Bakanlığı başvuruya yabancı iş gücünün yerel iş gücüyle karşılanamayacak bir pozisyonda olduğunu, başvuru yapılan pozisyonun iş gücü piyasasında yerel işgücü bulunup bulunmadığını, yabancı uyruklu personelin iş gücü piyasasında katkı sağlayacak pozisyonda olup olmadığını inceleyerek karar verir.
Bakanlık tarafından, başvuru yapılan pozisyonda Türk vatandaşı istihdam edilmesi imkanı bulunup bulunmadığı hususunda işverenin başvuru dosyasındaki belgeler ve şirketin gereksinimleri titizlikle değerlendirilir. Genelde uzman, yönetici, mühendis gibi nitelikli pozisyonlar için yapılan başvurulara öncelik verilir. Ancak, ülkemizde son dönemlerde uygulamada Türk vatandaşlarının istihdamını artırabilmek adına, başvurulan pozisyon Türk vatandaşı istihdam edilebilecek bir pozisyon ise yapılan başvuru olumlu sonuçlanmayabilecektir. Bu nedenle, yapılacak başvuruda başvurulan pozisyon ve şirketin gereksinimleri de önem arz etmektedir.

5. Çalışma İzni Onayı ve Çalışma İzni Kartı Verilmesi
Başvuru olumlu sonuçlanırsa Ticaret Bakanlığı bu başvuruyu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na iletmek üzere onaylar. Ticaret Bakanlığı tarafından çalışma izni başvurusunun onaylanmasının ardından, başvurunun onaylandığı başvurucu işverene bildirilir. İşbu bildirimden sonra işveren tarafından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na başvuruda bulunulması gerekmektedir. Bu başvuru işveren tarafından e-Devlet/e-İzin Otomasyon Sistemi üzerinden yapılmaktadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, başvuru yapıldıktan sonra çalışma izninin nihai olarak verilip verilmeyeceğine karar verir. Bu karar, genellikle başvuru tarihinden itibaren 15 iş günü içinde alınmaktadır. Başvurunun kabul edilmesi halinde çalışma izni kartı almak için işlemlere devam edilmesi gerekmektedir.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı personelin yasal statüsünü belirlemek için çalışma izni kartı vermektedir. Çalışma izni kartı, yabancı uyruklu personelin Türkiye’deki yasal olarak çalışabileceğini gösteren ve süresi dolana kadar geçerli olan resmi bir belgedir. Çalışma izni onaylandıktan sonra yabancı uyruklu personel Türkiye’ye yasal giriş yaparak çalışma izin kartını almaktadır.

Serbest bölgelerde çalışacak yabancı uyruklu personellerin çalışma izni başvuruları Ticaret Bakanlığı’na yapılmakta ise de Bakanlık tarafından verilen çalışma izni, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından verilen çalışma izni kartı ile geçerlilik kazanmaktadır.

6.Sosyal Güvenlik İşlemleri
Çalışma izni kartı alındıktan sonra, işverenin Sosyal Güvenlik Kurumu’na başvuruda bulunarak yabancı personelin sigorta kaydını yapması gerekmektedir. Bu süreç, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu çerçevesinde gerçekleşir ve yabancı personelin sigorta primlerinin düzenli olarak ödenmesi sağlanır.

7. Çalışma İzinlerinin Geçerliliği ve Coğrafi Sınırlılık
Serbest bölgelerde çalışacak yabancı uyruklu personel için verilen çalışma izni, yalnızca başvurulan serbest bölge ile sınırlıdır. Yani, bu izin, tüm Türkiye’de geçerli olmayıp yalnızca ilgili serbest bölgede faaliyet göstermek için geçerlidir. Bu durum, serbest bölgelerin özel statüsü ve çalışma esaslarından kaynaklanmaktadır.

8. Sonuç ve Değerlendirme: Serbest Bölgelerdeki Yabancı Uyruklu Personel İstihdamının Hukuki Boyutu
Serbest bölgelerde yabancı uyruklu personel istihdamına yönelik başvuru süreci, yerel iş gücü istihdamından farklı olarak özgül düzenlemelere tabidir. Bu süreç, sadece Ticaret Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında koordinasyon gerektiren bir süreç olmanın ötesinde, Türkiye’nin uluslararası ticaret stratejilerine hizmet etmektedir. İşverenlerin başvuru süreçlerini doğru bir şekilde yönetmesi, yasal gerekliliklere uygun hareket etmesi ve gerekli belgeleri eksiksiz sunması, sürecin başarılı bir şekilde sonuçlanmasında kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, serbest bölge uygulamasının sağladığı avantajlardan etkin biçimde faydalanılabilmesi için, süreçle ilgili mevzuatın yakından takip edilmesi ve gerektiğinde uzman hukuk desteği alınması gerekmektedir.

 

Bu dokümanda yer alan tüm içerik, tasarım ve materyallerin telif hakkı R&S Hukuk ve Danışmanlık’a aittir. Yazılı izin olmaksızın kısmen veya tamamen çoğaltılamaz, dağıtılamaz veya değiştirilemez.